Diagnostic values of mammography, ultrasonography and dynamic enhanced magnetic resonance imaging in breast lesions
Abstract
Amaç: Meme lezyonlarının karakterize edilmesinde konvansiyonel mamografi (MM) ve ultrasonografi (US) korelasyonu ilk tercih edilecek yaygın ve kolay uygulanabilir radyolojik inceleme yöntemleridir. Ancak seçilmiş olgularda meme lezyonlarının tanımlanmasında konvansiyonel kontrastlı manyetik rezonans görüntüleme (MRG) problem çözücü yöntem olarak kullanılmaktadır. Çalışmamızda amacımız, tek başlarına ve birlikte kullanıldıklarında her üç inceleme yöntemlerinin tanı değerlerinin araştırılmasıdır. Hastalar ve Yöntem: Kasım 2009 – Nisan 2010 tarihleri arasında Celal Bayar Üniversitesi Radyoloji Anabilim Dalı Mamografi Ünitesi’ne başvuran, 50 kadın olguya, farklı endikasyonlarla MM, US ve dinamik kontrastlı MRG uygulamaları gerçekleştirildi. Çalışmamızda değerlendirmeye 52 lezyon dahil edildi. Bulgular: Çalışmaya dahil edilen malign lezyonların prevalansı hesaplandı. Bulunan tüm lezyonlar “Breast Imaging Reporting and Data System” (BI-RADS) (Meme Görüntüleme Raporlama ve Veri Sistemi) sınıflamasına göre sınıflandırılıp her inceleme için duyarlılık, özgüllük, negatif prediktif değer, pozitif prediktif değerler bulundu. Ayrıca her inceleme yöntemi kendi arasında karşılaştırılıp duyarlılık ve özgüllükleri hesaplandı. Sonuç: Tüm bu bulgulara bakıldığında malign meme kitlelerinin tanısında dinamik kontrastlı MRG tüm tetkiklerden üstün bulundu. Ancak maliyet, ulaşılabilirlik, kontrast madde kullanımı, uygulama ve değerlendirme güçlüğü nedeniyle meme MRG’nin tanısal amaçlı değil de MM ve US’a ek olarak problem çözücü olarak kullanımı uygundur. Purpose: Convantional mammography (MM) and ultrasonography (US) are the first and easily performed diagnostic techniques in characterization of breast lesions. Convantional enhanced magnetic resonance imaging (MRI) is used as a problem solving tool to identify and characterize breast lesions in selected cases. In this study, we aimed to determine diagnostic values of these techniques when they used either on by their own or together. Patients and Methods: We included 50 female patients who applied to Celal Bayar University Radiology- Mammography Department between November 2009- April 2010 with different indications. In this study, we evaluated 52 different breast lesions. Results: Prevalance of malign breast lesions were calculated and all the breast lesions were classified according to “Breast Imaging Reporting and Data System” (BI-RADS) characteristics. For every diagnostic technique, sensitivity, specificity, negative predictive and positive predictive values were found. Additionally, every diagnostic techniques were compared between each other, sensitivities and specificities were calculated. Conclusion: After all results dynamic enhanced MRI, was evaluated as superior than the other techniques. However, the difficulties such as cost, attainability, contrast material usage and evaluation, breast MRI should be used as a problem solving technique together with MM and US techniques.
URI
https://app.trdizin.gov.tr/publication/paper/detail/TVRJNE1UWXdNQT09http://hdl.handle.net/20.500.12481/2457
Collections
- TR - Dizin [3877]