Halluk valgus cerrahisinde kapalı kama proksimal metatarsal osteotominin klinik ve radyografik sonuçları
Abstract
Amaç: Halluks valgus deformitesinde uygulanan kapalı kama proksimal metatarsal osteotominin (PMO) radyografik ve klinik sonuçları değerlendirildi. Hastalar ve yöntemler: Halluks valgus tanısıyla 14 hastanın (12 kadın, 2 erkek; ort. yaş 42; dağılım 18-62) 16 ayağına kapalı kama PMO uygulandı. İki taraflı olgularda ikinci ameliyat ortalama üç ay sonra yapıldı. Tespit materyali olarak 12 ayakta K-teli, dört ayakta mini kortikal vida kullanıldı. Ameliyat öncesi ve sonrası ön-arka grafilerde, halluks valgus açısı, intermetatarsal açı, distal metatarsal artiküler açı, uyum açısı, birinci metatars uzunluğu; yan grafilerde ise birinci metatars ile birinci proksimal falanks diyafizi arasındaki açı ölçüldü. Klinik değerlendirme AOFAS (American Orthopaedic Foot and Ankle Society) skoru ile yapıldı. Ortalama izlem süresi 36 ay (dağılım 7-80 ay) idi. Bulgular: Kaynama ortalama yedi haftada gerçekleşti. Ameliyat sonrasında halluks valgus açısı ortalama 22°, intermetatarsal açı 7°, distal metatarsal artiküler açı 7°, uyum açısı 11°, birinci metatars uzunluğu 6 mm, birinci metatars ile birinci proksimal falanks diyafizi arasındaki açı 6° gerileme gösterdi. AOFAS skorunda ortalama 46 puan artış görüldü. Ameliyat sonrası uyum açısı ve birinci metatars boyundaki değişimler anlamlı bulundu (p<0.05). Ameliyat sonrası AOFAS skorundaki artış, birinci metatars boyunda kısalığın 3 mm’den az olduğu olgularda (9 ayak), kısalığın 3 mm veya daha fazla olduğu olgulara (7 ayak) göre; uyum açısı 8 derecenin altında olan olgularda (9 ayak), uyum açısı 8 derecenin üzerinde olan olgulara göre anlamlı idi (p<0.05). Sonuç: Halluks valgus cerrahi tedavisinde ameliyat öncesi planlama çok önemlidir. Özellikle ileri derecede halluks valgus deformitesinde yapılacak kapalı kama PMO’nun istenmeyen kısalığa neden olabileceği dikkate alınmalıdır. Objectives: We evaluated the clinical and radiographic results of closed wedge proximal metatarsal osteotomy (PMO) for the treatment of hallux valgus. Patients and methods: Fourteen patients (12 females, 2 males; mean age 42 years; range 18 to 62 years) underwent closed wedge PMO for hallux valgus in 16 feet. Bilateral cases were treated with a three-month interval. For fixation, Kirschner wires were used in 12 feet, and mini cortical screws in four feet. Radiographic measurements included hallux valgus angle, intermetatarsal angle, distal metatarsal articular angle, congruency angle, and the length of the first metatarsal bone on anteroposterior radiographs, and the angle between first metatarsal bone and diaphysis of the first proximal phalanx on lateral radiographs. Clinical results were evaluated using the AOFAS scoring system. The mean follow-up was 36 months (range 7 to 80 months). Results: Union was obtained in a mean of seven weeks. The following decreases were seen postoperatively: hallux valgus angle by 22°, intermetatarsal angle by 7°, distal metatarsal articular angle by 7°, congruency angle by 11°, the length of the first metatarsal bone by 6 mm, and the angle between first metatarsal bone and diaphysis of the first proximal phalanx by 6°. The mean AOFAS score increased by 46 points. Postoperative changes in the congruency angle and the length of the first metatarsal bone were significant (p<0.05). Increase in the AOFAS score was significant in patients in whom the length of the first metatarsal bone decreased by less than 3 mm (9 feet) and in those in whom the congruency angle was smaller than 8° (9 feet) (p<0.05). Conclusion: Preoperative planning is of particular importance for hallux valgus surgery. It should be considered that closed wedge PMO may result in undesirable shortness particularly in advanced cases.
URI
https://app.trdizin.gov.tr/publication/paper/detail/Tmprek1qYzM=http://hdl.handle.net/20.500.12481/2478
Collections
- TR - Dizin [3877]